İSMAİL OKUTAN
Ateş Kırmızısı Bir İsyan Kaynıyor
Ateş kırmızısı bir isyan kaynıyor kanımda
Durmadan fokur fokur kaynıyor ruh kazanında
İçim kanıyor durmadan
Bir ok gibi fırlayarak atılırım
Taş bağırlı buhranın şehrinin üzerine
Geceleyin yıldızlar okur gözlerimde geleceği
Bu küflü şehri yeni baştan tasarladım yeni bir ruhla
Tek tek, tane tane titreyip inliyor içimde süslü sokaklar
Yeni baştan düşledim beyaz bir devrimi
Üstüme devrildi şehrin dertleri
Nereye ve kime evrildi insanın anlamı
Dertlerim şehir kadar ağırlaştı
Ağır geliyor dertlerim şehre
Şehre ağır ağır geliyor ölüm.
Kesif devrimlere doğru evriliyor keşifler
Ateş kırmızısı bir isyan kaynıyor kanımda
Ezilip büzülüyor karşımda şehir
Ciğerleri ve değerleri çürümüş çağda bugün
Akıyor durmadan kıyam dolu delicesine nehir
Yüzüm yansıyor duvarlara, göllere
İçimi gösteriyor sular
Ateş kırmızısı bir isyan ırmağı akıyor durmadan
Durmadan akıyor köpürte köpürte sularını
Ağzından köpükler çıkartarak
Çatlarcasına koşan bir küheylan gibi
Ben koşarak dolaştım kalbinde şehrin
Baştan başa adımladı yüreğini ellerim
Teslim aldım esrik sokakları sağ salim