Günce / Bazı Şeyler Yarım Kalır

FUNDA GÖKÇEN Günce / Bazı Şeyler Yarım Kalır

FUNDA GÖKÇEN
Günce / Bazı Şeyler Yarım Kalır
 
Yıllar evvel bir at sürüsü resmi yapmaya karar verdim. Önce, hariçte vücudu olmayan ve fakat hislerim ve mahsusata münhasır heybetli, asil bir at tasvir ettim. Tıpkı insana benzer yönleri vardı bu atların hem ak hem de kara. Etrafında onlarca at koşuyordu yelelerini rüzgârda savurarak. Kimi siyah olacaktı bu atların kimi de beyaz. Yaşanmışlıklarımız gibi. Kimi önde kimi arkada… Bazıları kafa kafaya vermiş koşuyordu, ortalık toz duman… Sisten göz gözü görmeyecekti, bitseydi. Bitmedi, ne hazin ki bitiremedim. Kati surette elim değmedi bir türlü fırçaya. Kalakaldı tasvirler tuvalin ortasında öylece. Baktıkça metruk bir yapı bir gurbet hissi bıraktı hep bağrımda.
 
FUNDA GÖKÇEN Günce / Bazı Şeyler Yarım Kalır
 
Bazı şeyler yarım kalır aklınızda, ruhunuzda, dimağınızda… Muhayyilenizde bile tamamlayamazsınız. Öylece kalakalır tadı damağınızda. Tıpkı yarım kalan hikâyelerimiz gibi… Koskocaman bir boşluk olur. Ne kalana yarar o natamam ne de gidene… Hoş gidenin zerrece tamahı yoktur zaten dönmeye. Bu bağlamda umut etmek seraptan su ummak gibi bir şey olurdu herhalde.
 
Kader bu ya! Yazıya da devam edemiyorum. Ferasetimin hıfz kabiliyeti gıdasızlıktan dumura uğramış olmalı.  Bu ihtimal dahilinde sanki bir kuş sürüsü gibi kaçıp gidiyor kelimeler önümden öylece.
 
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir