Ve Yalnızlık Şarkıları XIX

NECATİ SARICA Ve Yalnızlık Şarkıları XIX

NECATİ SARICA
Ve Yalnızlık Şarkıları XIX
 
Ve yalnızlık; amansız soğuk ve kar altında kalan yalnızlık
 
Ve yalnızlık; pörsümüş memelerde kalmış dudaklar kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; yapacak ne çok şey var diyen yalnızlık hazırlıksız yakalanmış
 
Ve yalnızlık; gırtlağa dayanmış bıçak kadar yalnızlık ve kan aktı akacak
 
Ve yalnızlık; günün kahvesi içilmeden yaşanan yalnızlık bir bakıma yoksunluk duygusu gibi
 
Ve yalnızlık; camlar kırılırken yaşanan yalnızlık belki bileklerimizi keseriz diye beklerken buluruz kendimizi
 
Ve yalnızlık; hırçın dalgalar vururken akşamlarıma akmayan zamanın verdiği yalnızlık içinde hani kardeştik derken kardeşlerimize
 
Ve yalnızlık; kavganın sonunda iki ölü üç yaralı herkes bir yalnızlık içinde
 
Ve yalnızlık; canımı yaktıkça boğmak için sesimi içine girdiğim yalnızlık
 
Ve yalnızlık; varla yok arası bir hiç olmak kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; son otobüsü kaçırmanın verdiği yalnızlık; çünkü karanlık ve soğuk var içimde ve evim çok uzaklara bırakılmış
 
Ve yalnızlık; şehirlerarası otobüs terminaline sığınmış gecenin çocukları kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; fikrimi bozmanın verdiği yalnızlık içinde hiç istememiştim böyle olmasını fakat olanlar olduktan sonra yalnızlık kalmıştı içimde herkesten başka
 
Ve yalnızlık; çelinmiş bir akıl kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; üzgün bir bakış kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; çelimsiz bir adamın kavgada yaşadığı yalnızlık
 
Ve yalnızlık; adımlarımın birbirine dolaştığı kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; bir güvercinin kanat dalgasından bile üşümenin verdiği yalnızlık
 
Ve yalnızlık; beni son bir kere affet diye yalvaran yalnızlık
 
Ve yalnızlık; kan kusan bir yalnızlık
 
Ve yalnızlık; av tüfeğinin ucunda tavşan, tavşan kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; gece bekçilerinin çaldığı düdük sesi kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; bir çöl aramış kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; felç geçirmiş kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; her şey düzgün olunca yaşanan yalnızlık
 
Ve yalnızlık; bir ilaç kutusuna gömülmek kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; şiir aralayınca kapıyı yaşanan yalnızlık
 
Ve yalnızlık; mermisi sürülemeyen paslı bir namlu kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; karakollara verilmiş eşkalim kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; zamanın boşalan çıkrığı kadar yalnızlık
 
Ve yalnızlık; göğsümde konuşan minberim kadar yalnızlık
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir