NECATİ SARICA
Ve Yalnızlık Şarkıları XX
Ve yalnızlık; çarmıha gerili kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kendimle başlayıp kendimle biten yalnızlık
Ve yalnızlık; ne olacak benim bu halim diyen yalnızlık
Ve yalnızlık; gurbet kuşları kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; terk edilmek kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; herkes dağılınca evlere duyulan yalnızlık
Ve yalnızlık; ancak benim çekebileceğim çok acı kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; çalar saatin sessizliği kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bir hüznün ele verdiği yastıktaki yüzüm kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; vazgeçilmiş intihar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; telaffuzundan çok utandığımız kelimeler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; gecikmenin sonu gelmeyince yaşanan yalnızlık
Ve yalnızlık; çarmıhtan kopmuş beden kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ey güzel uçurum diyen yalnızlık
Ve yalnızlık; bu yalnızlık senindir dedikleri kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bu kan artık akmasa diyen yalnızlık
Ve yalnızlık; bir cenaze arabasının ıskaladığı ölüm kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; namlusu sökülmüş silahlar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; içimdeki çıldırmaya yaslandığım yalnızlık
Ve yalnızlık; biter bu acılar bir gün diyen yalnızlık
Ve yalnızlık; mazot kokulu okullarda yaşanan yalnızlık
Ve yalnızlık; hiçbir şeyle açıklanamaz bir yalnızlık
Ve yalnızlık; rütbesi sökülmüş generaller kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; insanlarla susup hatıralarla konuşan yalnızlık
Ve yalnızlık; gidenin gittiği sadece çocukluğun kaldığı yerdeki yalnızlık
Ve yalnızlık; dönüp içimize baktığımızda yaşanan yalnızlık
Ve yalnızlık; şimdi değilse sonra hatırla beni diyen yalnızlık
Ve yalnızlık; içimizde gezinen terkedilmiş şehirler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; sonsuz kuyulara atılmış bir çocuk kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; çölde gecikmiş rüzgâr kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; beni kendimden saklayan yalnızlık
Ve yalnızlık; bir parça esrarı soluyan taş avlular kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; imza yerine mühür basan yaşlıların yalnızlığı kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bırakılan siyah çelenk kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kahramansız destan kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; isteksiz yağan bir yağmur kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; düşmeyi bilmeyen bir yağmur kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; henüz kırılmış bir biblo kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; şehri yaralı düşmüş kartal kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bakılacak ne çok şey var diyen yalnızlık
Ve yalnızlık; i̇ncecikten çizer gibi kaderin çizgileri kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; kavgadan sonra yüzümde kalan darp izi kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; gök kıyısında keman çalan adamlar kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; ziyaretsiz hasta kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; gereksiz söylenen sözler kadar yalnızlık
Ve yalnızlık; bir rüyada kan ter içinde fırlayan çakalların verdiği yalnızlık
Ve yalnızlık; işlenmemiş bir günah kadar yalnızlık