Yonca Yaprağı

CANER KUT
Yonca Yaprağı |ÖYKÜ|
 
Sinan
Elinde bir kutuyla geldi
İçini açtım
En içten en dışa eğrilmiş bir ok
Sonra diğer en içten diğer en dışa bir eğri daha
Ardından iki tane daha, en içten en dışa eğriler
Gözlerimi delen
Kalbimi kanatan
 
Yonca yaprağı
Hüzün çiçeği taşırken
 
Elleri kanlıydı
Gözleri yaşlı, aklından gelen akıntısı hissizleştirmişti onu
Nasıl olur da karalanır yonca yaprağı
Nasıl olur da kanar yüreği derinden
Nasıl düzleşir eğrilen zekâ
Övünülen oklar nasıl eğrilir
 
Dört yapraklı yonca dört parçalı beyin dört odalı yürek dört katlı hislerle birleşen dört eğri okun dört kanın akıttığı dört kişi
Kutuyu getiren
Kutuyu alan
Kutunun içinde olan ikisi
 
Haydi ayır beni, haydi karala üzerimi
İki okun buluştuğu yerde gör beni
 
Sonra düzleştir eğrilen zekânı kırılan yüreğini
Ortada birleşsin düzleşen tutkular, hevesler, kurmacalar
Eğrilerle arasını yeşil bir kubbe kaplasın
Yarım bir kubbede çınlasın sesin
 
İkiye ayrılmış bir bütünü iki düz okla tutturursun
Havada kavuşan iki kubbecik dayanarak durur birbirine
Dümdüz oklarla arasına alır kutunun içindekileri
Dört kez kalkar başlar yalvarır ister yeniden
Birisi neyse dördü de odur der nasılsa
 
Tekrar kolaydır çatı kurulmuştur eğriler güzelliktir
Yoncanın yaprakları ortadan bağlanır
 
Düşen kaldırılır
Sonuç dört kez çarpılır
 
Kutunun dört yanı sarılır kubbeler dört yana oturtulur
Ortada yonca yaprağı açılır
 
Dümdüz oklar ayakta bekletilir
Kanlar temizlenir
Hevesler köreltilir
Tutkular azalır
Kurmacalar unutulur
Her şey yoncanın ortasında toplanır
 
Evvel, Ahir
Zahir, Batın
 
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir