Select image to upload:
Mucize - Asanatlar

Mucize

NECLA DİLEK ARSLAN Mucize |ÖYKÜ|

NECLA DİLEK ARSLAN
Mucize |ÖYKÜ|
 
İnsanlar mucizeleri gökyüzünde arar, oysa gerçek mucizeler sessiz, sağlam adımlarla yeryüzünde gezer. Mucizelerin o gizli, vakur yürüyüşünü sadece safi bir gönülle bakanlar görebilir.
 
Ben Ali. Hiçbiriniz tanımazsınız  beni. Ben koca başkentin göbeğinde, şehrin son kalan gecekondularının birinde geldim dünyaya. Duyunca semtimin adını çoğunuz  çatarsınız  kaşlarınızı. Buruşuk bir yüz ifadesi ile ‘’asla’’ dersiniz , ’’oturmam orda,binmem dolmuşuna’’… Benim hikayemi mucize yapan da budur aslında ; içinde büyüdüğüm, çocukların ya anasız ya  da babasız kaldığı suçlu  sokaklar…
 
Evet, sokaklar suçlu bence yoksa benim babamın cezaevinde işi ne? O yapmaz. Beni altı yaşında bırakıp gitmez. Bir büyüyeyim soracağım bu suçlu sokaklardan babasız geçen ayların, yılların hesabını.
 
Ben Ali. İlkokulun önünden geçerken  kirli, yırtık üniformamdan ve sokaklara meydan okuyan kabadayı yürüyüşümden tanırsınız beni. Peki ya okulun içi? Orda da herkes tanır beni ve  babannemi. Babam demiştim size, kandırdı onu sokaklar ve  aldılar benden. O yüzden babannem oturur sınıfın karşısındaki sandalyede. Aylarca kapı açık ders işler öğretmenim. Sandalyeden kalkarsa babannem unutsun öğretmenim beni.Kaçarım dersten kimse bulamaz beni. Göze alamam birini daha kaybetmeyi…
 
Ben Ali. Ne  çok hayalim vardı bu sene. Önce babannemi sonra öğretmenimi yıldıracak, sonra da çok sevdiğim sokaklara kavuşacaktım. Bu yüzden gitmem dedim okula, girmem dedim sınıfa. Babannem oturacak sınıf kapısının  karşısında,yoksa kaçarım bulursunuz beni sokakta. Planlamıştım her şeyi. Yaşım da büyüktü , birkaç arkadaşımı da dövünce bırakacaktı öğretmenim beni.
 
Ben Ali. Birgün sınıfta  öğretmenime sarılırken buldum kendimi . Kapılar kapalıydı.Çoktan gitmişti babannem çayını  demlemeye. Elinde bir telefonla  İngilizce öğretmenim gelmişti fotoğraf çekmeye. Ben öğretmenime sarılırken gözleri doldu İngilizce öğretmenimin ve  başladı ona teşekkür etmeye. Ne olduğunu anlayamadım önce. Meğer çocuğu gibi  sevmiş kahramanım beni, titremiş üstüme, bir babanın evledının üzerine titirediği gibi. Sonra unutturmuş bana sokakları, kaçmayı, en çok da korkmayı. Dokunmuş her yarama şifalı elleriyle. Babamı göremesem de o doldurmuş kalbimi güven ve sevgiyle.
 
Ben Ali. Kaçıp sokaklara kavuşayım derken oldum bizim sınıfın birincisi, öğretmenimin incisi.Şimdi kafamda futbol topunun sesi. Futbolcu olacağım okursunuz Milli Takıma  alındığım haberini.Sakın unutmayın beni.
 
Ben Ali. Mucize demiştim ya size. Aramayın onu göklerde. Aramayın onu süslü püslü gösterişli partilerde,çarşaf çarşaf paylaşılan resimlerde, sosyal medya hikayelerinde. Gerçek mucizelerin ihtiyacı yok hiçbirine. Siz yeter ki kahramanım gibi dokunun bir garip çocuğun yüreğine. O zaman anlayacaksınız gerçek mucize ne…
 
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir