SERAP GÜNER
Darmadağınık
Yırtık pırtık mektuplar, fotoğraflar
Fincanlara dolmuş izmaritler
Her yer kül
Yangın yeri
Bir düğme daha açıyoruz bağrımızdan
Sığmadığımız yaşama
İçimiz sığsın diye
Bir düğme daha
Herkes çıkınını toplamış
Omzunda dağarı
Bilye gibi dağılıyoruz
Kim diğerini
Ne kadar uzağa fırlatırsa, o kadar iyi
Gözlerimizden fırlayan ateşle
Tutuşan kelimeler
Tutkusuz, tutarsız
Astarı yok ağzımızın
Çıkanlara tıkalı kulaklarımız
Karşılaşmak bir gün yolda, pazarda, durakta
Yok bunların hiçbiri hatırda
Hatır da yok dillerde artık
İçimize gömülen gözyaşları
Bir gün, bir bulutta patlayacak
Şimdi intikam kokar her yer
Ve sitemkâr her şey
Rızkımız kesilmiştir sanki birbirimizden
Yaşananlar, güzel anlar
Parça parça desendir
Halıda püsküldür mesela
Hangi duvara çarpsa
Geri gelir sözcükler
Cenaze giysileriyle
Ortada bir ölü var
Can çekişmiş aşk
Sözcükler ölüsü artık
Hazin bir öykü yalnızca
Sözler bileysiz bıçak gibi keser
Katilin son bakışı ölüye
Kim kaldırır bu cenazeyi
Eğlendiklerimiz, ağızları öğüt dolu dolaşan
Büyük büyük konuşan
Kimse, kimse yok
Herkes kendi kaldırır cenazesini
Ve birkaç dedikodu karışır toprağa
Evlerine dağılmıştır herkes
Darmadağınık
Yürekten yazılmış ve özenle biraraya getirilmiş dizeler…emeğine sağlık…
Kaleminize saglik..yureginize sağlık ?