Alegorik Peron

HAYRETTİN TAYLAN Alegorik Peron

HAYRETTİN TAYLAN
Alegorik Peron
 
düşten giden, düşünüşten gönenmiş yolun yolcusuyum
derslerden arınmış, arıtılmış sulara aziz tortuyum
sesle es, eş ile anlamdaş güdüler eleğinden bezme giden ben’im
hatıraların babında trajik kilidin huzur şafağında uyanan kavi’yim
sonsuzluğun hecesine tutunan sensizliğin sessiz harfler hiyeroglifiyim
alegorik mecazların mezarlığında, anlatamadım nemli gözlerini
akmak kalıyor, sen gidiyorsun
 
zihindeki zırhları kırıp vardım,  özümdeki neşidelere
algıların halayına katılıp oynadım kendimle
suların aziz düğününde duruşum ve dirilişimin yüzüğünü taktım
kusursuz günler içinde, kısırlı çatışmalardan uzak, meseldeydim
üç noktayı başlatan son sözündeydi, emellerimin enlemleri
aynı zamanın peronunda, aynı ayrılığın vagonunda iki yabancı
gitmek kalıyor, sen gidiyorsun
kalmak gidiyor, ben kalıyorum sana
 
yıldızın sakladığı gecenin borçlarında anlaşılmazlık karanlığındayım
süreklilik çağlayanı olan gözyaşların altında iyileşen çukurdum
son gülün s’olmuşluk tenasüplerine uygun yaraydım
pusuya düşmüş teşbihin tespihinde çektim t’etiği
adam gibi vuruldum ay yüzüne, melek özüne
sevmek kanıyor, sen gidiyorsun
 
başkalaşmanın depreminde yıkılıyor, avuntularım
çatışmanın tapınaklarında yaralanıyor, amaçlarım
katıksız karanlıklardan uzaklaşıp beyazın dimağına kaçıyorum
umudun tohumları arasında uyanıyorum hem yarına, hem yârime
sonrasızlığın gölgesini de aşarak varıyorum, su mavisi aşkına
varmak varıyor, sen gidiyorsun
 
damlalarının çatladığı dem ü sensizliğin kirli sularından uzaklaştım
kendini bilmeyen cellatların fikri kurşunlarından uzaklaştım
ülkemi ve ülkümü kemiren sülüklerin can ve kan oyunundan uzaklaştım
dil’de ve gönülde akan sırlar, surlar, sen’ler pınarına katılan el’azizim
sonrası, sen’de kalmış istasyondur, varmak ölümden kolaydır şehrinaz
ölüm ve sana ölmek kalıyor, sen gidiyorsun
 

 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir