NECATİ SARICA 
 Benlik Çölünde Hayat Aramak Ya da 17. Sahne
 ( İnsanlık durumları )
 17. SAHNE:
 Anlamak anlamak çok zor
 Anladıktan sonra yaşamak
 Anlayamazsın ölmek istersin
 Anlamaya dayanamaz ölmek istersin
 Olmak istersin olamazsın ölmek istersin
 Olursun ve oluşuna dayanamaz ölmek istersin
 En kuytu acılardan yola çıkıp yıldızlara duvarların dip dilinde ağlayışlarla
 “Evladı Kerbelayık
 Ayıptır
 Zulümdür
 Cinayettir“
 Sesleri arasında yıldız olmak birden anlamını kaybeder
 En kuytu acılarımıza dönmek isteriz
 Karlar altından bir gece belirir ve çocukluğumuzun derin ve sağır kuyularına düşer
 Sonra büyüdük der ve çocuklarımızın kuyularına düşeriz
 Yaşanır mı bu zulümle kahır ile der
 İsyan eder
 İnkar eder
 Ve iman ederiz
 Hiçbirşey olmamış gibi yaşamaya devam ederiz
 Yazgımız ne zor kendimizi bir veba iltihabı gibi hissederken yıldız tozları altında sürünmek ne zor
 Aynı anda ermiş ve sapkın olmak
 Suçla büyüyen bir haritada kanlı bir nokta
 Ümit, korku ve bulantı arasında
 İçine bakmak ve gördüklerine katlanmak
 Gördükleriyle yaşamak
 Benlik çölünde bir yudum su için lağım çukurlarına dudaklarını dayamak
 Benlik çölünde hayat aramak
 Akıl çölünün ısırışlarından kaçarken kafir ağaçlarında asılı kalmak
 Çöl ıssızlığını içinden atamamak
 Tanrıdan kaçıp kurtulamamak
 Tanrıya yaklaşıp kurtulamamak
 Bilmediğin ve belki de olmayan yerlere ulaşmaya çalışmak
 _______________________________
 necatisarca@gmail.com
 Asanatlar "şiirden sinemaya"
Asanatlar "şiirden sinemaya" 

