SABRİ ERİK 
 Çarmıhtaki Buzdan Çivi
 Önce
 Ksenophon geçti nehirden
 Onbin atlıyla
 Dönerken selam verdi
 Artık,
 Bilge Anabasis'ti O
 Anlatmaları
 Maviliğine idi nehrin
 Yazmaları Fırat'ın
 Okumaları Kızıl Nazım'a
 "Atları rüzgâr kanatlılar"
 Boğdular suyu kızıla
 Boğuldu deniz kızıl
 Ve böylece
 Okyanusa ramak
 Kızıldeniz’de
 Meryem'in oğlu
 Çakıldığı çarmıhta
 Ağladı bana
 Evet;
 Kanatlarım,
 Ve ayaklarım
 Mıhlanmış çarmıhta
 Çar mıhla
 Ama
 Yetmez
 Başıma da çakarlar mıhla
 Peygamberlerden de öte
 Nefrete hedefim coğrafyada
 Son mesaj yoktu çağrımda
 Eski günahlarım çakılır çarmıha
 Dokuma libaslar sıyrılır sırtımda
 İki kardeş ilahi kılıçlı
 Ve
 Talanî gözlerle bir savaşçı
 Birde kalu santranç amuca
 Çarmıhta ben
 Çar mıh çakıldı bana
 Önce
 Kafamdan mıhlandım
 Çaresiz bölünmüşüm
 Sırtıma çakıldı son-RA-B
 Topuzu dünya
 Buzdan bir mıhla
 Şimdi
 Çar çov (çerçeve) daralır
 Taşar sebebim sulara
 Okyanus kuşları alıcı
 Bitmişliği yetmez etimin
 Kırılır kemiklerim
 İliklerim istenir hala
Asanatlar "şiirden sinemaya" 
