Vuslat Kokusu

YAREN KAYIP
Vuslat Kokusu
 
Sık sık annemi hatırlıyorum
Eskileri daha bi özler oldum bu ara
Öyle olur olmadık yerde gözlerim doluyor
Bir türkü yetiyor artık ağlamama…
 
Eskiden yürümek iyi gelirdi bana
Göğe bakmak ferahlatırdı içimi
Ve ağaçlara ve çocuklara…
Şimdilerde kuşlara takılıyor gözüm
Gönlüm, gitmek isteyip de gidemediğim diyarlara…
 
Memleket hasreti desem
Şu çöreklenen bağrıma
Sıla neresi ki, canı gurbet olana
Patlıcan reçeli, otlu peynir dürümü
Bez bebek, al çiçekli basma
Genzimde mor leylak kokusu
Turfanda erik mayhoşluğu ağzımda
Bunlar mı çağıran çocukluğuma…
 
Garip bir hüzün var üstümde
Öyle tarifsiz bir yorgunluk ruhumda
Daha çok çay içiyorum son zamanlarda
Seherde dayarken içimin pencerelerini ardına
Daha demli seviyorum ikindileri mesela
Yorgunluktan değil, yalnızlıktan belki de 
Duaya daha uzun oturuyorum yatsıda…
 
Anneannemin tespihi tütüyor gözümde bu ara
Yeşil uzun bir tespih kokuyor ellerim
Tespih nasıl kokar demeyin
Ben kalbin Allah dediğini duydum
Dilden hızlı döndüğünü o tespihin
Burnunun direği niye sızlar insanın
Dua istemiş rahmetli derler bizde
Yoksa ben mi anneannemi çok özledim…
 
Bir tuhaf bu sıralar havalar da 
Ne bileyim, pek bi kasvetli, kapalı, soğuk
Bu zemheri çıkmayacak gibi bahara
Kalbimi sökmüşler sanki içim koca bir boşluk…
 
Mevsimdendir geçer dedi bi dostum
Hee dedim hem de nasıl geçiyor, ömür
Yeniler geliyorken yeni bir umutla 
Eskiler yitiyor art arda
İçte bir sızı, elde bir kaç hatıra
Gelmek gitmeye değil mi ki
Niye bu telaş, nedir bu yaygara…
 
Gitmekten mi korkum, sanmam
Yalana elvedaysa, hakikate merhaba
Rabbim derim ben geldim…

Ben de çokça günah
Sen de sonsuz rahmet
Biraz pişmanlık getirdim
Bir sevda, bir kaç yara…

Ben kulum, ben acizim, ben bilmem
Seninse şanındandır vermek
Affetmek sana yakışır
Bağışla…
 
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir