SITKI CANEY 
 Bu Ara Yağmurlara…
 artık yalnayak çırılçıplak çocukların ruhuyum
 basarken yüreğimi bu ateşten kumlara
 kusacak şehrin kuytusunda ihanet
 kusacak acısını karanlık kuyum
 koyarken alnımı uçurumlara
 ve ben şiirler kurban ederken seni seviyorumlara
 kedere batmışken öyküm
 kanatmışken içimde yeni bir yara
 çıkamam yağmurlara
 çıkamam öyle yapayalnız
 öyle boynu büküğüm bu ara
 ne bayram ne tatil ne izin
 uzak yollardan
 karışmak için mi geldim kumlarına akdeniz’in
 sığınmak için mi dalgalara
 ne şiir çare artık ne üst üste sigara
 ya gerçek değil benim gördüğüm
 ya ben çok kötüyüm bu ara
 şimdi
 dünyaya en çok yakışan ölüm
 ve bana yazgı olan aşk
 nasıl barışabilir
 öpüşür mü bir daha karanlıkla şafak
 paylaşır mı yeniden şiiri günüm
 ateşten bir dilim olmalıydı her şeyi söyleyecek
 ya da konuşan bir gülüm olmalıydı sana verecek
 ya da sen hiç susmamalıydın
 işte karanlığımdasın
 düşlerimde bağrımdasın
 yazgımsın sen son sınavım son aşkım
 bazen küçük kardeşim bazen ilk aşkım
 sen bütün aşklarım çocuk yanıma annem
 yüreğimdeki cennet kanımdaki cehennem
 susma artık bakıp bakıp uzaklara
 şimdi seninle gerçekten yaşamak vardı
 ve şiiri tam burada bırakmak
 ve çıkmak
 yağmurlara
 yağmurlara.
Asanatlar "şiirden sinemaya" 
