HARUN KAYA 
 Sinyorita II / Kırdığın Testiler Kırkı Geçti 
 Her şey eskiyor
 Sen hariç
 Her şey yaşlanıyor ellerinde
 Yalımında ateşin kıvrak raksı gibi alevin
 Raksın, endâmın, çağırmaların
 Bu kahreden iştihâ, ayartmaların
 Öldürüyor beni
 Eyyamın içinde bir nidâ
 Sılaya salınan bir kurtuluş nidâsı henüz
 Değmedi kulaklarıma
 Kırdığın testiler çoktan kırkı geçti
 Geçtim bende kırkımı çoktan, dört yıl oldu
 Söyle nasıl bakılır sana
 İkiyüzlüsün
 İki yüzün var senin
 Gül yüzünü göstermedin bana
 Sende olup sende biten ne varsa
 Cevherinden, cürûfundan
 Olsa da ucundan kıyısından
 Bu bilmek sancısı, ah bu bilmek sancısı
 Kızgın, öfkeli bir sahrâda
 Kızıla varan hararetiyle üstünde taşların
 Ve çıldırtan bakışları altında çırçıplak güneşin
 Arasında kalmak kadar acı…
 Ya da kara buz yarığında kırk gün
 Aç, susuz, perişan
 Emansız bırakılmak gibi
 Kavrulmak gibi ayazında
 Ah bu bilmek sancısı
 Buz keser insanı
 Seçmeyi dilemedim ben
 Seçildim eteğine, mecbur edildim
 Dağda bir başkasın ovada bir başka
 Dedim ya; ikiyüzlüsün, iki yüzün var senin
 Ey yılları kanırtan fârattennûr
 Gül yüzünü göstermedin bana…
 Asanatlar "şiirden sinemaya"
Asanatlar "şiirden sinemaya" 

