MEHMET TAŞTAN 
 Minelva
 Bundan böyle yılların olmaz artık baharı
 Ne yapraklar gül açar, ne mevsim çalar yaza
 Kanatları ıslanmış yürek titrer dalında 
 Dolu vurur, çiğ düşer yokluğunda temmuza
 Karanlıkta yeryüzü ısınır mı Minelva?
 Bana ne, mevsimlerin geçtiği menzillerden? 
 Her dem zehir soluyor, sensiz açan çiçekler
 Malulü olmak için çırpındığım nisyanın
 Sahafta her yanını kuşatmış örümcekler 
 Böyle ıssız bir dünya yaşanır mı Minelva?
 İnce beyaz ellerin işveyle salınırdı
 Yem dökerken, bir dargın, bir barışık kuşlara 
 Kırmızı ve siyahın buluştuğu şölende
 Saçların dalga dalga karışırdı rüzgâra 
 O şiire yeniden başlanır mı Minelva?
 Senle sarnıçta yanan ateş gibiydi zaman 
 Tenasüh etmiş gibi yaşardık her asırda
 Gözlerinden mülhem bir soru düştü aklıma
 Işık değdiği suya ilelebet yansır da
 Gölge düştüğü suda ıslanır mı Minelva?
 Anladım ki ruhlar da gerilirmiş çarmıha
 Esir bedenlerin de özgür bir gönlü varmış 
 Evrenin lisanıyla avuç açsam Allah’a 
 Bezmi elestten beri aşina olduğum düş
 Belkıs’ın tahtı ile taşınır mı Minelva?
 Asanatlar "şiirden sinemaya"
Asanatlar "şiirden sinemaya" 

 
  