Asanatlar "şiirden sinemaya" 
KADİR ÜNAL
İstanbul Kanıyor Bu Gece Gözlerimde
sol göğsümüzde bir truva atı gibi kişneyen
baktığımız her pencere bir hayal kırıklığıydı
kül tabletler kadar kokusuz ve kırılgan tarih
ne zaman çinli ne zaman fenikeli olacağını bilmeyen
gece hayın sabahlara kadar ödlekler korosu
gördüğümüz resimler meğer miş gibiymiş
şunun şurası asur dediğin yer kaç menzil çeker
agamemnonu çok sevdik! diğerleri ellerin kapı komşusu
siz kenefe giden tanrı gördünüz mü hiç ya da
şırıngayla su çektiren morarmış bir sirozlu
o bir boşluktu yüzlerce yılın dolduramadığı
hiç de güzel değildi baltayla kesilen sular akmadığında
iğrenç elleri vardı ayakları da bizden olmayan
bizden değildi üstelik ne baş ne başımızdaki
malta sürgün yeri yahut zoraki diplomat
her şey topaldı evet tek o sağlam sadece vergi toplayan
kalp değil bendeki menekşelerin en hercaisi
keşke onu avucuma alıp sana sunabilseydim
ve ben tarih düştüm haziranın yakıcı gecesine
istanbul kanıyor bu gece gözlerimde ve hep kanayacak gibi
