HÜSEYİN KAYA 
 Dağınık Hallerimiz
 Saçlarım cevap vermiyor tarağa
 Hem azaldı ve öyleydi gençliğinden beri
 Kapının şifresi değişmiş
 Ya da hızlı değişen çağa uygun
 Bir unutkanlık belki de
 En çok bildiğin şeylerle başlayan
 Beş kilo buğdayım var
 Bekliyorlar beni güvercinlerim
 Üşüşürler gölgemi görür görmez
 Çok severler beni bilirim
 Çok sevseler de elletmezler
 Pervazım kanatlarıyla şenleniyor
 Biraz meşru biraz kaçak çay karışımı
 Ben aceleci çay ise demleniyor.
 Meyan köklü iksiri karıştırıyorum yoğurtla
 En iyi mayalayan kadının şefkatini anarak
 Telaşından hayatın
 Eskimiş gençliğine rağmen
 Kendisine ait olmayan şiirleri vardır tanınmış şairlerin
 Bunu düşünüyorum anahtarı ararken
 Sezai Abinin değilmiş Hızırla Kırk Saat
 Ya da Borges’in Anlar’ı da
 Ayırmışım gitmeden önce
 Koymuşum ekmek teknesindeki masamın üstüne
 Yanlarında cesaretsizliğimden
 Hatta utanmaktan yayınlayamadığım şiirleri
 Açık kalmış camın rüzgarından
 Dağılmışlar dört bir yere.
 Şöyle bir bakıyorum hayata
 Çaydan bir yudum alarak
 Sevgili Bayım Apo’yu da anarak
 Tanıta Tıkaramdan bir şarkı çalarak
 Ve daha nice hayatıma dokunmuş olan insanları sayarak
 Ve yazdım not ettim paylaştım da
 “Hatırlamak unutanların işidir.” diye
 Bunun üzerine arayanlara caka satarak.
 Bu avarelik ne zaman bitecek derdi anam babama
 Babam öldü avarelik gerçekten yaşamakmış
 İlham oldu anama.
 Topluyorum dağılmış yayına hazır 101 şiirimi
 Koyuyorum şairlerin kitaplarının yanına
 Sabah olmuyordu bir türlü
 Yoktu bir Şehrazat yanımda
 Vasiyetimi düzeltiyorum yeni şeyler söylüyorum Oğluma
 Maaşları ödeyen adamın sevinciyle yeryüzünde
 Değerli olmaktan yana beklentim yok içinizde
 “Dijital Çağ ve Keramet” başlıklı yazım
 Yazılım ve ince sazım ariflerin işleri
 Dağınık bir günün hikayesi devam eder aslında
 Hikayelerimiz sürsün şiir tadında
 Kars’tan kaz gelmiş davetliyiz bir mistiğin sofrasına
 Ne var ne yok koyduk hayatın ortasına
 Bir öksürükle döndüm yüreğim çıkacak
 Akşamı geçirmem gerek yeşil bir elmayla
 Nasıl bir yorgunluk ki neşeye varacak
 Her kurbana rehin oldum
 Etim işe yaramaz kesilmekten kurtuldum
 Öyle yalnızdım ki içinize sürgün edildim
 Asanatlar "şiirden sinemaya"
Asanatlar "şiirden sinemaya" 

 
  
Çok güzel kıymetli arkadaşım