Tezatların Tevhidi

İSMAİL AYDOS
Tezatların Tevhidi
 
Tezatlar çocuklarım, ben onlarla yaşarım
Neden boğsunlar beni, ol birliğe şaşarım.
Zıtların birliğinden, oldu ol çocuklarım
Oğlumu seven kızım ve seven oğullarım.
 
Dişimi tutan etim, dişe tutuna etim
O’na sığına nefsim ruhumu tut cesedim,
Eşimi bir eş eden, bana Rabbena, Rabbim!
Zıtlarından gelinirmiş, ol birliğine Rabbim!
 
Dağından ovasına, yarından yaylasına
İpeğinden taşına, birleşir böylesine.
Kulak verip anlasak, onların her sesine
Gelmediler meydana, rast gele, öylesine!
 
Taşı delen tatlı su, suyu tutup veren taş
Sarmaş dolaş bir yoldaş, ikisi de arkadaş
Bazen ateşli taşlı, bazen soğuk ve yavaş
Birliğe varmak için, zıtlar arası savaş.
 
Birliğin perdesidir, çatışması, taşması
Birbirine zevk verir, zıtların sataşması.
Ol perdeyi açanın, yaman olur şaşması
Işığa baktıramaz gözlerin kamaşması.
 
Ha karanlık ha ışık, kamaşan gözler için
Külün altında köz var, köz ise özler için
Mürşit mürit birebir, şad eden sözler için
Esmer beyaz aynı şey, kardeş öp özler için.
 
Öpüyorum alnından, zıtların tezatların
Hürriyeti kullukta, idrak eden zatların
Özgürlüğü bağsızdır, yalnız eşek – atların
Altı üstü olsa da birliği bir katların.
 
Akı aktan seçmeye ortadan kuşak lazım
Sessiz sakin geçmeye, şen bir konuşak lazım.
Yumuşağa sert gerek, serte yumuşak lazım
Efendi ise birdir, O’na çok uş(ş)ak lazım.
 
Doksan dokuz esmaya, dokuz düğüm etmeli
Ortasına dalıp da bayram düğün etmeli
Her şeyin bir sonu var, bilmem nasıl n’etmeli
Başsız sonsuz O Rabbe ahsen kulluk etmeli.
 
__________
2006 Ankara
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir