ŞAİRLER

SABRİ ERİK Kamyoncu Lokantası   Paris neresi Doğduğum yer neresi İkisinin arası Bir yol kenarı Kamyoncu lokantası   Çeşit tek çeşit Sadece et kavurma Hayret Önü tıklım kamyon Muavinsiz   İçerisi loş Bir akşam arası Yorulmuş …

NECATİ SARICA Seneler Sonrasına Bir Randevu     Üzgün ve yorgun uyudun içten içe uyandın mı ve belki de hepsinde birbirimize yankısından her günün her anını gördün mü kör bir gravürün gözlerinden bir adımının daha ötesine …

NURKAN GÖKDEMİR Umuda Koşan Atlar Sonsuza   Umuda koşan atlar yorulmamalı bu sarp yollar aşılmaz değil bu kem devran geçilmez değil…    umut hep var sonsuza  yeis olmaz dergâh-ı aşkta…   Umuda koşan atlar yorulmamalı bilir …

MEHMET SAİT YAKUT Yıldızlı Bir Ölüm Dipnot Bile Edilmedi   Siyah-beyaz bir fotoğraf Siyah-beyaz araba Siyah-beyaz bir yıldız düğmede ve şapkada Yıldız, Ruger marka tabancanın namlusunda   Ben yıldızlara küfretmeden Bir yıldızlı beni tuttu Evimin avlusunda …

NECATİ SARICA Bir Başımayım Ötesi Yok   Rahme düşen toprak bir yarasına çiçek verirken ruhumun taşlara yakıştığı varlık için ölüm ölüm için varlık arasında basit bir geçiş yolu bulabilirdik belki de ölüm insanın aynasıdır dediğime manayı …

ÖMER ERDOĞAN Ezberi Bozulmuş Şiir   Yüzük parmağını kaldırıp söz veriyor insan!  (İnançlı bir sözcük gösteriyor dişleri arasından diye)   İnsanın, üstüne atılmış ölüm saçlarından döküyor yıldızlarını. Alnından göğsüne yapışkan terlerini dudağında emerken kürek kemiğiyle çekiyor …

FİLİZ SOYDAŞ Sevda Celladı Vurdu Başımı   Seni çok sevmemin hükmü verildi O sevda celladı vurdu başımı Yüreğim başımla yere serildi Sen kaldır artık bu aşkın na’şını   Başım düşerken böyle sensizliğe Seni fark ettim sen …

MEHMET BAŞ Seni Bekliyor Narçiçekleri   Unutulmuş bavullar arasında gençlik fotoğrafları Buğulanmış aynalarda solmuş ay ışığı Günler bir şarkı gibi gelip geçiyor İlk otobüste kaçıp gitmek için kaldırımlarda Henüz anlatılmamış masallar seni bekliyor   Bacam, duvarım, …

​AHMET AYDIN Dilsiz Akşam   Gün kavuşurken arza Gül sularken Her akşam taşlıkta Yüreğin titrer mi hala Sızlar mısın   Sevda sarısı bir civan gül Süzülür acının beşiğinde İlla kanar alımlı, ince Ağlar mısın   İnce …

HARUN KAYA Har Gününde Gurbetin / Tay Işıması   Taşın yanılmasını umuyorsun Yağmurun, ateşin Gece nöbetlerinin… Hiç şaşmaları yok oysa Mihnetleri yok Pişmanlıkları hiç   Yaktığın ateş Attığın bu taşla Kanatlanmayı dilerdim Fakat gerçek bu değil …