Katılımıyla
 Arapgir’de
 Âşık Fehmi Gür
 Şiir Şöleni 2
 1-2 Kasım tarihleri arasında Arapgir’de 10 şairin katılımıyla 2. Âşık Fehmi Gür Şiir Şöleni var. Âşık Fehmi Gür Şiir Şöleni’nin 1’incisi geçen yıl Ekim ayında yapılmıştı.
 Arapgir Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Âşık Fehmi Gür Şiir Şöleni şair ve yazar Sündüs Arslan Akça koordinatörlüğünde gerçekleştiriliyor.
 Şair, yazar Sündüs Arslan Akça’nın Asanatlar’da yayınlanan yazısında “Bir Huzurdur Arapgir: Tarih, Doğa ve Şiir” başlığıyla anlattığı Arapgir’de Âşık Fehmi Gür Şiir Şöleni’ne katılacak şairler:
 Deniz Garipcan,  Hava Avcı Köseoğlu, Hışır Osman Nebioğlu, Kenan Yavuzarslan, Mahmut Hasgül, Mustafa Doğan, Recep Yılmaz, Sıtkı Caney, Sündüs Arslan Akça ve Talat Ülker.
 Âşık Fehmi Gür Şiir Şöleni’nde şairler 2 Kasım Cumartesi günü Samime Aydınlar Kültür Merkezi’nde saat 19.00’da halkla buluşacak.
 Öğrenciler için ayrı etkinliklerin de yapılacağı Âşık Fehmi Gür Şiir Şöleni’nde şairler 1 Kasım Cuma günü okullarda öğrencilerle bir araya gelecek.
 Âşık Fehmi Gür; Şiir Şöleni'ne adı verilen şair; 1914’te Arapgir ilçesi Bostancık köyünde dünyaya geldi. Babasının adı Mehmet, annesinin adı Esma’dır.
Âşık Fehmi Gür; Şiir Şöleni'ne adı verilen şair; 1914’te Arapgir ilçesi Bostancık köyünde dünyaya geldi. Babasının adı Mehmet, annesinin adı Esma’dır. Âşık Veysel gibi üç yaşındayken geçirdiği çiçek hastalığı nedeniyle gözlerini kaybetti.
 On üç yaşındayken gördüğü bir rüyada sunulan badeden bir miktar içtikten sonra uyandığı sabah şiir yazmaya başladı.
 Seferberlik yıllarından sonra çok değerli eserleri edebiyatımıza kazandıran Fehmi Gür 1982 yılında 68 yaşında vefat etti.
 Yaşadığı sokağa adı verilen şairin mezarı Arapgir Alabey Mezarlığındadır.
 Bir Âşık Fehmi Gür şiiri
 ÂŞIK FEHMİ GÜR 
 Hevayi Hevayi
 Yazık şu benim ömrüme
 Geçti hevayi, hevayi
 Felek çaldı pençesini
 Bozdu yuvayı, yuvayı
 Anam, anam, canım anam
 Bundan geri halim yaman
 Yine sardı boz bir duman
 Dağı, ova’yı, ova’yı
 Düşmüşüm ben bir eleme
 Sığmaz derdim bin kaleme
 Yeni baştan tazeleme
 Eski davayı, davayı
 Erişmez ellerim kâra
 Gider boyuna zarara
 Yağmur dokundu duvara
 Döktü sıvayı, sıvayı
 Damağımda diş kalmadı
 Zamanda gidiş kalmadı
 Değirmende iş kalmadı
 Kaldır kovayı, kovayı
 Bu şerbetten içeceksin
 Beyaz donlar biçeceksin
 Fehmi sen de göçeceksin
 Bekle sırayı, sırayı
 Asanatlar "şiirden sinemaya"
Asanatlar "şiirden sinemaya" 

 
   
  