NECATİ SARICA
Kalbimi Oraya Serdiğim
Ölümden sonraki dirilişe bir rüya geçişiyle geldiğim
yaşarken
ve beyhudelik boy verirken
lunapark aynalarında tükendiğim
sarhoşluğun verdiği büyük bir ateşin içinde
Yağmurlar kirli ve aldatılmış yağarken üstümüze
sokaklar konuşuyor sesleriyle eklendiğim
bir serimlik tütünüm bile olmadan
incir neredeyse kalbimi oraya serdiğim
ve süt gönlümde benim
insan kanına benzer kan aktığı günlerim
Cennetteki hayat özlemi ağacın geniş gölgesinde
tanrının süsleriyle bezenmiş
göğün görünmezliğine kadar yükselmiş
som gümüşten ışıl ışıl parlardı
ve insanın kaderi sararıp dalından düşene kadardı
İnsan ölür
insan yaşardı
fışkıran suların altında bir dudak parçası
kırmızı ruj doya doya sararıp dolduğumuza kadardı