Asanatlar "şiirden sinemaya…" 
İSMAİL OKUTAN
Üç Talakla Boşadım Seni
Zindana koydular fikirlerimi
Olmadı yasakladılar adımı
Adım attırmadılar senin diyarına
Ben de koşup gittim öz ülkeme
Kehribar taşından duygularımı işleyip
Yeni ve muhkem bir kale inşa ettim.
Kimse kelepçe vuramaz kalbime
Yasak koyamaz duygularıma
Üç talakla boşadım seni ey çağın köhne sistemi
Ben yaşamak için kurdum kendi sitemi
Kurşungeçirmez kelimelerle dikilmiş gömleğimi
Giydim üstüme bugün
Asfalt suratına döktüm öfkemi, kinimi
Gökyüzüne açılır kapısı zindanın
İçinde mahkûm duygularım gök mavisi
Öfkeli bir zaman başlar her vakit
Görüş saatinde gelir yanıma sevdanın hayali
Bozuk saat gibi doğruyu göstermiyor bu zalim hayat.
İltica ettim kalbimin sahibine
Dalgalar atar beni sevdanın dibine.
Üç talakla boşadım seni ey köle ve hile rejimi
Beddualarla yükseldi sözlerim
Kelimeleri söz tellerime dizdim.
Tasarruflu kullanıyorum sözcükleri
Aşkımı gömdüm duygular mezarlığına.
Şehirleri ezdin tankların altında
İrem şehrinden bir tutam gazap
Kasırga gibi savurur dünyayı gökyüzüne
Müebbet alıp yatıyorum Gazze açık cezaevinde
Çeteye göre suç işledim,
Suçum çocukları sevmekti,
Barışı ve selamı istemekti,
Sırtlanlar uyumamı bekler burada.
Sultanlar zindan yatar sarayda
Kuşların kanadı kırık
Kalbimde ezik duygular
Yalnız bıraktım babamın topraklarını
Öksüz duygular büyür içimde.
Sahte kimlikle yabancıdır halkım öz ülkesinde
Sahte kahramanlar üretilir zindanlarda
Mülteciyim ben şimdi öz ülkemin sokaklarında
Üç talakla boşadım seni ey modern zamanın köhne düzeni.
maşaallah..hisler kalpten dile yol bulur.söz söz dökülür dilden yürek