Işık Demetleri

CANER KUT
Işık Demetleri |ÖYKÜ|
 
En öndeki koltukta, saatin tik taklarına katılıyorum. Pencerenin önündeyim. Şehrin gecesine hafiften girip çıkıyorum. Dizlerimdeki battaniyenin, gözlüğümün ve uzayan saçlarımın bana verdiği bir his var: Gecenin ışıkları gündüzün şamatasından daha rahatsız edici, yapay, huzur bozucu.
 
Önce yol ışıkları… Aralarından çıkan cadde; sonra sokak lambaları. Sarı beyaz. Araçların uzun ve kısaları. Sarı, beyaz, kırmızı. Bazen mağaza, fabrika, metro ışıkları, onlarca renk. Hareketli ışık oyunları bir de. Park ışıkları. Kırmızı, yeşil, beyaz benzin istasyonları. Işıklı yazılar. Şehrin bir yakasından diğer yakasına ucuz bir gerdanlık gibi uzanan çevre yolunun ışıkları. Tek renk. Havaalanının türlü türlü yanıp sönen ışıkları. İnen kalkan uçaklarınkiler. Evlerden yansıyanlar, uykusuzları hemen ele veren. Polis arabalarınınkiler. Çöp arabalarından… Yanıp sönen sarı trafik ışıkları. Uzaklardan gelen biri mavi diğeri yeşil ışıklar. Gecenin teşhirciliğini anlatan sessiz sineması…
 
Sessizlik ve ışık!, diyor ve başlıyor. Bereler çıkarılıyor, yaralara dökülüyor. Işık demetleri açılıyor, okunuyor.
 
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir