Lütfü Şehsuvaroğlu, Mehmet Akif’i Anlattı

İstiklal Marşı'nın
TBMM’de Kabulünün
97. Yıl Dönümünde
Şair ve Yazar
Lütfü Şehsuvaroğlu,
Mehmet Akif'i Anlattı
 
Şair ve yazar Lütfü Şehsuvaroğlu, İstiklal Marşı'nın TBMM’de kabulünün 97. yıl dönümünde, milli şair Mehmet Akif Ersoy'un eserleri ile İstiklal Marşı'nı yazdığı Taceddin Dergâhının önemini anlattı.
 
Milli Mücadele döneminde, Taceddin Dergâhı tarikat üyelerinin Mehmet Akif'i misafir ettiklerini belirten Şehsuvaroğlu, dergâhın Birinci Meclis üyelerince lojman ve konaklama yeri olarak kullanıldığını söyledi.
 
"Ülkemiz fakru zaruret içerisinde o dönemde. Şimdiki gibi pek fukara cıbıllar parkı gibi görmemek lazım burayı. Seçkin bir yer aslında." diyen Şehsuvaroğlu, o dönemde Mehmet Akif Ersoy'un Birinci Meclis'te Burdur Mebusu olarak görev yaptığını dile getirdi.
 
Şehsuvaroğlu, Mehmet Akif'in Taceddin Dergâhında misafirken milli marş için yarışma düzenlendiğini ve 6-7 eserin finale kaldığını anlatarak, şöyle devam etti:
 
"Bunlardan bir tanesi Milli Mücadele komutanlarından Kazım Karabekir Paşa'nın şiiriydi. 'Türk hiç yılar mı, Türk yılmaz. Cihan yıkılsa Türk yılmaz' sözlerinin yer aldığı bir marştı. Aslında o şiir de muhteşem bir şiir. Akif'e yazdırılmasaydı milli marşımız, belki Milli Marşı'mız o şiir olacaktı. Önemli olan Akif'leri yetiştiren toplum olmak değil, zaten Akif'ler bu toplumda vardır. Bin yıldır var, bin yıl da olmaya devam edecek. Ama önemli olan Akif'in onu yazabileceğini teşhis etmek. İşte o Hamdullah Suphi Tanrıöver'dir."
 
Taceddin Dergâhı iki büyük şiire şahit oldu
 
İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy'un Taceddin Dergâhında yaklaşık 3 yıl kaldığını ve dergâhta bülbül ile gülün aşkını mısralara döktüğü "Bülbül" şiirini de kaleme aldığını aktaran Şehsuvaroğlu, "Taceddin Dergâhı, Mehmet Akif'e İstiklal Marşı ve Bülbül şiirlerini yazarken şahitlik etmiştir. Akif'in bütün şiirleri ve Safahat, baştan sona Türk neslinin ecdadına saygısı bakımından ezberlenmesi gereken eserlerdir." şeklinde konuştu.
 
Kitabın başındaki, "Bana sor sevgili kari, sana ben söyleyeyim/ Ne hüviyyette şu karşında duran eş'arım / Bir yığın söz ki samimiyyeti ancak hüneri." mısralarını hatırlatan Şehsuvaroğlu, "Samimiyseniz her şey peşinden gelir, samimi değilseniz, âlem olsanız bir şey ifade etmez. Dava adamlarının birinci ilkesi samimiyet düsturudur. Akif bize kitabı boyunca bunu öğretmiştir." dedi.
 
Şehsuvaroğlu, Mehmet Akif'in Kurtuluş Savaşı'nda Kuvay-ı Milliyecilerin destan yazmalarında ve düşmanın püskürtülmesinde şiirleriyle önayak olduğunu belirterek, "Mehmet Akif Ersoy, gafil Müslümanları, İstiklal Harbi'ne sevk etmiştir. Akif'in çok büyük bir fonksiyonu vardır. Akif, İstanbul hükümetini İslam'ın, ümmetin halifesi sayılması durumunu değiştirmiştir. Burada çok büyük bir görev üstlenmiştir." ifadelerini kullandı.
 
 

BIR YORUM YAZIN

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir